Akıncı, yaptığı açıklamada, çok sevdiği mesleğine, Burası Çanakkale gazetesinde dağıtıcılık ve katlama görevlisi olarak başladığını söyledi. Bu kuruluşta yazı işleri yönetiminin desteğiyle çok kısa sürede muhabirlik kadrosuna yükseldiğini belirten Akıncı, özellikle spor haberleri yaparak imzalı haber ve fotoğraflarını gazetenin sütunlarına taşıdığını, bir süre de Hürriyet gazetesinin Çanakkale bürosunda muhabir olarak çalıştığını anlattı. Akıncı, 1990´lı yılların başlarında yerel bir radyo istasyonu ile gazete kurarak medya patronluğuna adım attığını dile getirdi. Çalıştığı ilk gazeteyi de 2002´de devralıp sektördeki ilerleyişini sürdürdüğünü anlatan Akıncı, "Mesleğime Burası Çanakkale gazetesinde başlamıştım. Aslında bu benim için çok önemli bir olaydır. Bir gün eski patronum arayıp kahve içmeye davet etti. Bir hafta süren pazarlığın ardından gazeteyi satın aldım" dedi. Daha sonra kent merkezinde biri reklam ağırlıklı, diğeri üniversite öğrencilerine yönelik iki gazeteyi faaliyete geçirdiğini ifade eden Akıncı, Ayvacık, Biga ve Lapseki ilçelerinde de birer gazete kurarak sayıyı 7´ye çıkardığını aktardı. Biga´da da bir radyo istasyonu açarak yoluna devam ettiğini anlatan Akıncı, sahip olduğu yerel televizyon kanallarının kuruluş öykülerine ilişkin şu bilgileri verdi: " 2014 yılı itibarıyla medya grubumuzda 7 gazetemiz, iki radyomuz vardı. 45 personelle tüm çabamızı ortaya koyup ekmeğimizi kazanıyorduk. Sonra televizyon frekans ihalesinin yapılacağını öğrendik. Çanakkale´nin 7 frekans hakkı vardı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) tüm kurallarını yerine getirdiğimiz için ihaleye girdik ve iki frekans hakkını aldık. Böylece iki televizyon kanalımızı faaliyete geçirdik. Sonradan ihalenin iptal edildiği söylendi ve mahkeme süreci başladı ama biz davamızdan vazgeçmedik, ´kazanılmış hak alınamaz´ dedik. Yayınlarımız sürüyor. Televizyon maceramız da böyle başladı." İsmet Akıncı, bundan sonraki hedefinin televizyon kanallarından birini uyduya çıkarmak olduğuna işaret etti. İşini severek yaptığını vurgulayan Akıncı, "Yaptığım araştırmaya göre şu anda Türkiye´de 7 gazete, iki radyo ve iki televizyon kanalı sahibi kimse yok. Hem bir gazeteci olarak hem de işveren olarak gururluyum çünkü kendi işinizi büyütmenin yanı sıra onlarca insana iş veriyorsunuz" ifadesini kullandı.
Yeni nesil gazetecilere tavsiyeleri
Mesleğe yeni başlayan gazetecilere tavsiyelerde bulunan Akıncı, bu işe başladığında Türkiye´de koşulların daha zor olduğuna değindi. Gazete için çekilen bir haber fotoğrafının sayfaya konulabilmesi için 3-4 saat geçmesi gerektiğini anımsatan Akıncı, şunları kaydetti: " Mesleğe başlayacak ya da yeni giren genç arkadaşlarımızın öğrenmeye açık olmaları lazım çünkü gazetecilik çok özel bir meslek, bunun farkına varmaları gerekiyor. Bu işi gerçekten yapacaklarsa, gerçekten istiyorlarsa bu işe girsinler. Gazeteciliği geçici olarak yapıp bırakan insanların da mesleğimize zarar verdiğini düşünüyorum. Mesleğe yeni başlayacak arkadaşlarımızın bu mesleğin basit olmadığını bilmesi gerekiyor çünkü mesleğinde aldığın deneyimin, yarın öbür gün seni de bir gazete ya da yayın kuruluşu sahibi yapabilir."
