Nisan ayı olağan Meclis toplantısının açılış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Osman Okyay; Kıymetli Meclis Üyeleri, sağlık ve afiyet içinde olduğunuzu ümit ederek, sizleri saygılarımla selamlıyorum. Kahramanmaraş merkezli depremlerin yarattığı tablo karşısında ülke olarak zor bir sınav veriyoruz. Bir yanda evlerinden, yerlerinden yurtlarından olan insanlarımıza bir çatı verme telaşı, diğer yanda yerle bir olan şehirlerimizi yeniden kurma ve ayağa kaldırma çabası. Allah herkese kolaylık versin. Ben de geçtiğimiz günlerde Gaziantep Islahiye’deydim, zorluklar buraya aksedenlerden çok daha fazla ne yazık ki. Sadece barınma ve gıda değil, aklımıza gelmeyecek problemler var orada. Bir üniversite öğrencisi ile tanıştım. Uzaktan eğitimle okulunu devam ettirmek zorunda ancak internet olmadığı için devam edemeyebileceğini iletti örneğin. Bunun gibi bir sürü farklı alanda zorluk yaşanıyor bölgede. Bu zorlu süreçte seçim takvimi de hızla ilerliyor. Adayların da belli olmasıyla yarış iyice hızlanacaktır. Sürecin ve sonuçların, ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum.
İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin, güncel ekonomik gelişmeler ve gidişat hakkında değerlendirmelerde bulunmak üzere bugün aramızda. Hocamıza hoş geldiniz diyorum.
Hepinizin bildiği gibi, depremle birlikte ortaya çıkan ağır fatura, mevcut sorunlarımızı daha da derinleştiriyor. TÜİK’in geçen hafta açıkladığı enflasyon verilerine göre tüketici fiyatları mart ayında yüzde 2,29 oranında arttı, yıllık enflasyon ise 4,67 puan azalışla yüzde 50,51 seviyesine geriledi. Yıllık enflasyon rakamlarının düşüş trendine işaret etmesi sevindirici olsa da fiyatların genel seviyesindeki artış mart ayında da sürdü. Örneğin, resmi enflasyon yüzde 51, ama gıda fiyatlarındaki yıllık artış yüzde 67.
Değerli üyeler, içinde bulunduğumuz ekonomik tabloda ihracat adeta can simidi. Çanakkale’nin ihracat verileri de önceki gün açıklandı. Mart ayında 178 milyon TL’lik ihracat gerçekleştirildi. Bu toplama bakıldığında dolar bazında hafif bir düşüş izlense de, içinden geçtiğimiz bu zorlu ekonomik şartlarda Çanakkale’nin yakaladığı bu değerli ihracat performansı azımsanamaz. Çanakkaleli sanayiciler ve iş insanları olarak ihracat gelirimizi artırmak yoluyla Türk ekonomisine katkı sunmaya devam ediyoruz. Bu başarılı performansta, Odamızın yürüttüğü projeyle kurulan Çanakkale Dış Ticaret Destek Merkezi’nin de büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Bu merkez sayesinde ihracat yapmak isteyen ancak bugüne kadar gerekli bağlantıları kurmayı başaramamış firmalarımız sıfırdan başlayarak ihracatçı vasfı elde ediyor. Hem o firmalarımız kazanıyor hem de Türkiye ekonomisi.
Bu anlamda yurt dışı bağlantılar kurmak açısından fuarların önemi tartışılmaz. Nitekim geçen ay gıda üretimi, yeme-içme ve konaklama sektör temsilcilerinden oluşan bir heyetimiz, Almanya/Hamburg’da düzenlenen Internorga Fuarına katıldı. Üyelerimiz hem kendi sektörleriyle ilgili yeni üretim ve teknoloji modellerini inceleme hem de Türkiye’deki yetkinliklerimizi yabancı katılımcılara aktarma fırsatı buldu. Bu tarz temasları önümüzdeki dönemde devam ettireceğiz.
“SUSUZLUKLA İYİCE YÜZLEŞMİŞ DURUMDAYIZ. ÇANAKKALE’DE BARAJLAR ALARM VERİYOR”
Değerli üyeler, tüm bunların yanı sıra iklim değişikliği gibi devasa bir küresel sorunla da baş başayız. “Geldi geliyor, kapıyı çaldı, kapımızda…” derken susuzlukla artık iyice yüzleşmiş durumdayız. Sonbahar ve kış mevsiminde beklediği yağışı alamayan Çanakkale'de barajlar maalesef alarm veriyor. Şehrimizin en önemli sulak alanlardan biri olan Uzunhızırlı Göleti'ne, yaşanan kuraklık nedeniyle bu yıl birçok kuş türünün gelmediği haberlerini siz de okumuşsunuzdur. Çok üzücü. Biyoçeşitlilik tehdit altında. İnsanoğlunun yaşamı büyük riskle karşı karşıya. Hem kamunun hem de birey olarak her birimizin hızla ve daha ciddi düzeyde tedbir almamız şart. Çanakkale’de su kullanımına yönelik tedbirler alındığını biliyoruz, bir yandan da alternatif su kaynaklarına yönelik çalışmalar yapılıyor. Ancak daha da hızlanmalıyız, zira tehdit çok büyük.
Değerli dostlar, Mübarek Ramazan ayını idrak ediyoruz. Bu yıl Ramazan’da, deprem bölgesinde yaşanan acıların da etkisiyle tüm millet olarak bir ve bütün olduk. Şefkat, merhamet ve yardımseverlikte yarıştığımız bir ay geçiriyoruz. Bu duygularla şimdiden Ramazan Bayramınızı da kutluyor, ülkemize ve insanlığa huzur ve kardeşlik getirmesini diliyorum” dedi.
Meclis Başkanı Osman Okyay’ın açılış konuşmasının ardından gündeme geçildi.
ÇANAKKALE TSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI SELÇUK SEMİZOĞLU: “TURİZM DE BİR ÇEŞİT İHRACATTIR”
Nisan ayı olağan Meclis toplantısında konuşan ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu “Sayın Meclis Başkanım, komitelerimizin, kadın girişimcilerimizin değerli üyeleri, sayın basın mensupları; Nisan ayı Meclis toplantımızda sizleri şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygı ile selamlarken içinde bulunduğumuz Ramazan Ayının da Türk İslam alemine huzur, sağlık getirmesini diliyorum.
Ramazan olunca insan biraz manevileşiyor, biraz duygusallaşıyor. Biraz daha fazla düşünmeye vaktimiz oluyor. 6 Şubat’ta Ülkemizin 11 ilini etkileyen bir felaket yaşadık. Onun arkasından seçim gündemiyle birlikte neredeyse felaketi unutma atmosferine girdik. Unutmamalı ve unutturmamalıyız. 99 depreminde bunu yaşadık, Ama insanoğlu tabii ki çok çabuk unutuyor bazı şeyleri. Önlem almayı unutuyor, yeniden yaşanacağı da akla gelmiyor. 99 depremi ve 6 Şubat depremi bizleri karşı karşıya getirdi ki gerçekten bir deprem ülkesiyiz.
Seçimler gelecek ve gidecek ama bu deprem tehlikesi hiçbir zaman ortadan kalkmayacak. Bu yüzden bunu gündemden hiçbir zaman kaldırmamamız gerektiğine inanıyorum.
Tabi ki biz tacir ve tüccarların temsil edildiği Ticaret ve Sanayi Odasıyız, yarı resmi bir kurumuz ve kanaat önderiyiz. Her konudaki fikrimizi bu kürsüden açık ve net bir biçimde belli etmemiz gerekiyor. Bugün her ay yaptığım konuşmadan farklı bir konuşma yapacağım çünkü Osman Başkanım az önce ekonomik verilerden bahsetti. Zaten bugün çok değerli bir hocamız Prof. Dr. Emre Alkin misafirimiz olacak. Bizi ekonomi konusunda aydınlatacak. Geçmişte pandemiden önce Ticaret ve Sanayi Odası olarak burada uzmanlarımızı ağırlamıştık. Emre Hocayı da pandemi öncesinde misafir ettik. Kendisi buraya ikinci defa geliyor. Bu sebeple fazla ekonomi ağırlıklı bir konuşmam olmayacak bugün. Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı olarak şehrin gündemiyle ve bizleri ilgilendiren konularla alakalı görüşlerimi paylaşmak istiyorum.
Ben İlkokulu Çanakkale’de okudum arkadaşlar. 6 yaşındaydım, Orduevinin oradaki evimizden ağabeyim ve kız kardeşimle kaldırımdan el ele tutuşup Cumhuriyet İlkokulu’na gider ve oradan geri dönerdik. Şu anda o kaldırımların çoğu yok, olan kaldırım da otopark olarak kullanılıyor. O günkü yollar yani İnönü Caddesi, 1980-1981 yıllarında arnavut kaldırımı. Dayanıklı, bozulmaz, doğal ve dekoratif. Avrupa’yı veya yurtdışındaki turistik yerleri gezenler bilir. Turistik şehirlerin özelliği gerçekten bir özelliği olmasıdır. Otantikliği, tarihi, geçmişi, koruması gibi… Gezerken hayran kaldığımız, birçok kimliği olan bu şehirlerde arnavut kaldırımına rastlarız. Çünkü zamanında dayanıklı, doğal ve dekoratif olduğu için tercih edilmiş.
Peki bizim geçmişteki yöneticilerimiz ne yapmış? Arnavut kaldırımı yani granitin üzerine asfalt dökmüş. Hiçbir doğallığı olmayan, bakım isteyen, petrol türevi asfalt! Onu da ithal ediyoruz zaten. Çatlıyor, genleşiyor, bakım gerektiriyor. Şimdiki yöneticilerin kabahati yok tabi çok uzun zaman önce olmuş. Oysa granit, özellikle Çanakkale için söylüyorum her yerde; yerli, milli, dayanıklı ve dekoratif …
Peki niye bunu söylüyorum oraya geliyoruz. Şimdiki Valilik hizmet binamız bu taş binalardan birisiydi. Şu anda yalıtımlı, sıvalı bir bina. Dünyada taş binalar koruma altına alınırken o dönemki yöneticiler bizim Valilik binamızın üstüne mantolama ve sıva uygulaması yaparak binanın ısı verimliliğini artırmış. Oysa bu verimlilik içten de yapılabilirdi ve bu tarihi güzel otantik taş binayı da korumuş olurduk. Bunlar anlamsız gibi geliyor ama şehir için önemli konular. Az önce Başkanım ihracat rakamlarından bahsetti. En rahat ihracat turizmdir arkadaşlar. Eğer Çanakkale bir turizm şehri olacaksa ihracatı artırarak olur. Turist gelir, birçok ürünü satar şehri kalkındırırsın.
Dün belediye binasının açılışı gerçekleşti, hayırlı olsun. Olmuşla bitmişle işimiz yok. Belediye binasının yeri yanlıştı dedik açıldı, Emniyet Müdürlüğümüzün binasının yeri yanlıştır dedik, yapıldı. Yapılanla da işimiz yok ama eski Emniyet Müdürlüğü binası ne olacak? Nedime Hanım Kız Meslek Lisesi yıkıldı, yeri boş duruyor o ne olacak? Bunların peşine düşmemiz lazım. Çünkü biz burada doyuyoruz, doyuruyoruz ve vergi veriyoruz.
Çanakkale bizim için önemli, oturduğumuz koltuklar da çok önemli. Selçuk Semizoğlu sen bunları niye sorguluyorsun sen belediye başkanı mısın diye sorabilirler. Ben Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanıyım ve 9.000'i aşkın üyenin temsilcisiyim. Üniversite kapandığında nasıl kafeci üyem sıkıntıya giriyorsa nasıl bir felakette turizmci ve otelci üyem sıkıntıya giriyorsa üyelere hizmet veren sağlayıcılar da sıkıntıya giriyor, herkes sıkıntıya giriyor.
Çanakkale’mizin marka değerini yüksek tutmak zorundayız. Depremler de olur seçimler de olur hepsi biter. Her ay yapmamız gereken rutin ödemelerimiz var, Devlete karşı, ailemize karşı, kendi geçimimiz için yapmamız gerekiyor. Bu ödemeler için her sabah çalışmaya giden insanlarız. Ben bunları her ay anlatıyorum basın mensuplarımız sağ olsunlar geliyorlar. Söylediklerimin yarısından çoğunu yazamıyorlar onlara da hak veriyorum. Ben de çözümü görüşlerimi şahsi sosyal medya hesabımdan paylaşım yapmakta buldum. Belli bir üslupla ve doğruları söyleyerek ki hepsinin ispatı var. Bu benim şahsi sosyal medya hesabım ama tabii ki oradaki duygu ve düşünceler de 9000’i aşkın üyemizin istek ve talepleri doğrultusundadır.
Niye Cumhuriyet İlkokulu'nu anlattım, niye Orduevini anlattım? O zamanlarda her sabah yürüyorduk uzunca bir mesafeydi. Öyle bir araziydi ki orası yanında tarım arazisi Devlet Hastanesinin arazisi, düşünün halk bahçesine uzanan, Türkiye'de ve Avrupa'da eşi benzeri olmayan çok büyük bir park yapma fırsatı varken birden bir baktık Çanakkale'nin kucağında bir kamu kampüsü gündemi ortaya çıktı. Uzunca bir süredir var olan bir gündem. Biz buna katılıyoruz, vatandaş bütün resmi işlemlerini tek bir kampüs içerisinde kolaylıkla halledebilsin, geniş bir yer olsun, geniş otoparkları olsun, geniş parkları olsun insanlar rahat rahat beklesin ama şehrin içinde olmasın. Bakın Belediye Binamız açıldı. O binada çalışacak olan kişi sayısı yaklaşık 500’ün üzerinde. Otoparkı ise 400 araçlık o da çizim üzerinde 400 araç oraya sığmaz.
“ÇANAKKALE’DE TRAFİK VE OTOPARK SORUNU YOK” DİYEN BİR MERKEZ İLÇE BELEDİYE BAŞKANIMIZ VAR
“Çanakkale’de trafik ve otopark sorunu yok” diyen bir Merkez İlçe Belediye Başkanımız var. Kendisine tavsiyem gün içerisinde kendi kullandığı araç ile bir aile babasının ya da bir iş insanının gitmesi gereken resmi kurumlara gidip herhangi bir vatandaş veya iş insanı gibi işlerini halletmeye çalışsın. Bakalım bu Şehirde otopark sorunu var mı yok mu?
Bizim makam aracımız burada 4 yılı geçti. Km'si çok yüksek değil birçoğu da şehir dışı yolunda oldu. Ben makam aracını yalnızca şehir içinde işim varsa kullanıyorum yoksa her yere kendi aracımla gidiyorum. Çünkü Şehir Merkezinde otopark yok. Bir gündem yaratmamız lazım. Biz kamu kuruluşlarının ortak bir binada olmasına karşı değiliz. Biz bunun yerine karşıyız. Eğer Çanakkale bir turizm şehri olacaksa eğer Çanakkale'nin refahını ticaretini, sanayisini konuşuyorsak bunları da konuşmamız lazım çünkü hepsi birbirine bağlı. Biz bunları yeni konuşmaya da başlamadık. ÇTSO olarak 2019 yerel seçimlerinden önce yayınladığımız “ÇTSO İSTİYOR” başlıklı 17 maddeden oluşan bir manifestomuz vardı. Bugün onları da hatırlatmak isterim. Yeni hizmet binasına taşınan kamu kuruluşlarının
boşalttığı binaları yıkalım ve Çanakkale halkının kullanımına açalım. Bu şehrin nefes almaya ihtiyacı var.
MİLLETVEKİLİ ADAYLARININ ÇANAKKALE’YE KAZANDIRMAK İÇİN ÇALIŞMALARINI, KUTUPLAŞTIRICI DEĞİL BİRLEŞTİRİCİ OLMALARINI, GÖREVLERİNİ ADAMINA GÖRE DEĞİL KURALINA GÖRE YAPMALARINI VE LİYAKATA DEĞER VERMELERİNİ İSTİYORUM
Osman Başkanımın da dediği gibi vekil adaylarımız belli oldu. Öncelikle Çanakkale’miz için hayırlı olmasını diliyorum. Tüm vekil adayları için söylüyorum lütfen halka hizmet etmek için vekil olarak seçileceklerini unutmasınlar. Parti ayırarak söylemiyorum hepsi için geçerli. Çanakkale’ye kazandırmak için çalışmalarını, kutuplaştırıcı değil birleştirici olmalarını, görevlerini adamına göre değil kuralına göre yapmalarını ve liyakata değer vermelerini istiyorum arkadaşlar. Seçimden önce söyledim aday adaylarını kabul etmeyeceğiz. Ama Şehrimin vekili olarak aday olan arkadaşlarımızı Tabii ki hiçbir ayrım yapmadan Baş tacı olarak kabul edeceğiz. Yarın Cumhurbaşkanı adayımız Sinan Oğan Beyefendi misafirimiz olacak. Onu da ağırlayacağız ve Çanakkale'miz hakkında bilgi vereceğiz taleplerimizi ileteceğiz.
“EL VERİN EV YAPALIM KALICI KONUT KAMPANYASI’NA DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUZ”
2 hafta önce Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımız Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu başkanlığında, 365 oda / borsa yönetim kurulu başkanı ve sektör meclis başkanlarıyla bir toplantı gerçekleştirdik. Rıfat Başkanım El Verin Ev Yapalım Kalıcı Konut Kampanyası’na her depremzedenin bir evi olsun diyerek TOBB olarak 1 milyar TL bağışladığımızı duyurdu. Bir evin yaklaşık maliyetini belirterek herkesin bu kampanyaya desteğini rica etti. Detayları sosyal medya hesaplarımızda sizlerle paylaştık. Bir evin tamamına destek olmak isterseniz eve isim bile verebiliyorsunuz. Ancak bütçeniz doğrultusunda yardım etmek isterseniz azı çoğu yok, gücümüz yettiğince ister tek bir tuğla ile ister bir torba çimento bile önemli. Biz iş alemi olarak bunu kamudan çok daha uygun ve verimli bir şekilde yaparız.
Türkiye bir doğalgaz veya petrol zengini değil devletin tek gelir kaynağı vergiler. Bunu devlet yaparsa çok daha pahalı ve uzun vadede yapar. Bu evler her şekilde iş aleminin elinden çıkacak biz yaparsak daha ucuza çıkmış olur. Bu yüzden bu kampanyaya destek vermenizi rica ediyorum arkadaşlar. Odamızın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı her biriniz şahsi hesaplarından yayınlarsa daha verimli ve çabuk yayılır.
Osman Başkanımız bahsetti. Birazdan Emre Hocamız da bahsedecek. İlk 3 aylık dış ticaret açığımız 35 milyar dolar bir de buna 100 milyar dolar uzmanların verdiği rakam deprem maliyeti eklenirse boyutu çok büyüyor. Bu yüzden işi çok sıkı tutmamız gerektiğine inanıyorum.
Geçen ay gıda komitesi Hamburg'a gitti bu ayda önümüzdeki hafta inşaat komitemiz Münih'e gidecek. Bunları Ticaret Bakanlığımızın destekleri ile gerçekleştiriyoruz. Önümüzdeki ay da orman ürünleri ile alakalı Almanya'da bir fuar daha var ona da katılım için duyuru bekliyoruz.
Son Meclis toplantımızdan bu yana 63 üyemiz aramıza katılırken 13 üyemiz de çeşitli sebeplerden kaydını sildirdi. Bugün itibariyle 9076 üyeli bir aileyiz.
ÇANAKKALE'DE VİZE İŞLEMLERİ KOLAYLIKLA ÇTSO BİNASI İÇİNDE KOSMOS OFİSİNDE HALLEDİLECEK
Konuşmamı bir müjdeyle bitirmek istiyorum. Yurt dışına çıkarken en zorlandığımız konu vize en kolay da komşumuz Yunanistan'dan alıyoruz bildiğiniz gibi. Yunanistan'ın anlaşmalı olduğu Kosmos Vize Hizmetleri ile bir protokol imzaladık. Kendilerine ücretsiz bir yer tahsis ettik Odamızda. Bayramdan sonra vize işlemlerini Çanakkale'de Odamız binasının içerisinde Kosmos ofisinde halletmeye başlayacağız.
Tüm üyelerimize hayırlı işler, bereketli kazançlar dilerken mübarek Ramazan Bayramınızı kutluyor, sağlık ve huzurla, aileleriniz ile birlikte nice bayramlara erişmenizi temenni ediyorum” dedi.
Meclis açılış konuşmalarının ardından Hesapları İnceleme Komisyonu Üyesi Hakan Doğan tarafından, Hesapları İnceleme Komisyonu’nun 2023 Mart ayı mizanı ile ilgili rapor okundu ve 2023 Mart ayı mizanının tetkik ve onayı yapıldı.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın Genel Sekreteri Sema Sandal tarafından sunulan. azami fiyat tarife talepleri Mecliste görüşülerek onaylandı.
