Aydoğan´dan Çarpıcı Açıklamalar

Aydoğan´dan Çarpıcı Açıklamalar

ÇTSO Yönetimindeki görevinden istifa eden Sadık Aydoğan ?mezara kadar götürecektim? dediği bir çok bilgiyi basın ve kamuoyu ile paylaştı

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı Sadık Aydoğan, önceki gün görevlerinden istifa etmesinin ardından yaşanan gelişmeleri düzenlediği basın toplantısında kamuoyu ile paylaştı. İstifasının tamamen çarpıtılmak istendiğini ve farklı algı yaratılmaya çalışıldığına dikkatleri çeken Aydoğan çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Oda seçimlerinden yönetim sürecine, gerçekleşmeyen projelerden yapılan yanlışlara, kişisel çıkarlardan kent dinamikleri ile olan kavgalara kadar birçok konuda önemli ve dikkat çekici açıklamalarda bulunan Sadık Aydoğan, istifasının çarpıtılmasını asla kabul edemeyeceğini belirterek 3.5 yıldan bu yana yaşadıklarını kamuoyu ile paylaştı.

Sadık Aydoğan basın toplantısına istifa nedenini açıklaması ile başladı. Aydoğan´ın açıklamalarını noktasına virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz.

?Ruhen ve manen yoruldum?

Dün itibariyle Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulundan ve Başkan Yardımcılığından istifa ettim. Bugün itibariyle bu istifa duyurumu bu şekilde planlamadım sadece yazılı bir metin ile Ticaret ve Sanayi odasına verdiğim metin ile nasıl yönetim kurulundan istifa ediyorum gereğinin yapılması diye verdiysem size de bilgilendirmem Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulundan manen ve ruhen yorulduğumdan ve işlerimin yoğun olmasından dolayı istifa ettiğimi hazırladığım dilekçe ile sizlere bildirecektim.

Dün akşam çok garip ve beni inanılmaz üzen olay yaşandı. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu bir bildirge yayınlaşmış. Bazı yayın kuruluşlarımız bunu manşetten sanki ben oradan tasfiye edilmişim algısı içerisinde bu duyuruyu bildirdiler. Bende burada o basın kuruluşlarına kırgınlığımı belirtmeden geçmek istemiyorum. Benim telefonum herkeste vardır. İçeriğini anında öğrenebilirler. Bir çok arkadaş da beni dün geceden beri telefonla aradılar bugün böyle bir toplantı yapmayacağımı ama gelişmelerin saat 10´dan 11´dcen sonra gelişmeler nedeniyle o istifa metnini değiştirip sizlerle birlikte olmaya karar verdim. Çünkü Çanakkale kamuoyunun doğruları ve sadece doğruları bilmek hakkıdır.

?Gönüllü ve gönülden görev yaptım?

7.5 senedir Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında görev yapıyorum. 4 senesi meclis üyeliği, 3.5 senesi yönetim kurulu ve başkan yardımcılığı. Bugün itibariyle de diğer arkadaş ayrıldı ve ben tek başkan yardımcısı olarak kaldım. Görevim içerisinde bir çok gönüllülük çerçevesinde görevlendirildim yada görev aldım. Kısaca il istihdam kurulu, il koordinasyon kurulunda görevlendirildim. Trakya Bölgesi Odalar ve Borsalar Temsilciliğinde görev aldım. Kamu, sanayi, üniversite işbirliği komisyonunda görevliyim. Takdir komisyonunda görev aldım. Buna benzer bir çok komisyonlarda ve aktif görevlerde görev aldım. Görev yaptığım dönemlerde sadece ve sadece görev bilinci içerisinde hiçbir polemiğe, hiçbir ayak oyununa uzaktan yakından alakası olmaksızın sadece görevimi icra etmeye çalıştım. Çanakkale 100. Yıl dönemi dolayısıyla 100´lerce Türkiye´den oda ve borsalar geldi. Bir çoğunu tek başıma ağırladım. Buda basında hep yer almıştır. Bu görev aşkım birilerini rahatsız etse ki bir basın kuruluşunda çıkan bir yayın ki o beyanatı vermedim ben. ?Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasının yükünü iki kişi mi çekiyor? diye bir haber çıkmıştı. Akabinde devam eden misafir gelişleri sürecinde yine ben orada tek başıma görev aldım. Bazı meclis üyesi arkadaşlarımı telefonla arayarak bazen 2 kişi olduk, bazen 3 kişi olduk. Benim oradaki haberim kısıtlandı. Sadık Aydoğan adına bundan sonra yapacağı hizmetlerin haberi yapılmayacak diye genel sekretere emir verildi. Ben bunları da sineme çektim. İkinci bir emir bundan sonraki görevlerde olmasalar da yönetim kurulunun komple misafirleri ağırladığını ya da görev aldığını belirtilerek basın bildirgesi öyle yapılacak diye. Sayın Sema Sandal ve o zaman basında çalışan arkadaşımız bunları sanırım inkar etmez.

?Her şeye göğüs gerdim?

Ben bütün bunlara göğüs gerdim. Bunun biraz nostalji yapıp 3.5 sene öncesine gitmek istiyorum. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine. Çanakkale´de 2 tane işadamları sivil toplum örgütü vardı. Biri fesih edildi bugün itibariyle. Eğer işadamıysan, eğer ticaret yapıyorsan, eğer birde sosyal sorumluluk sahibi isen bu takım sivil toplum örgütlerinde bulunma zorunluluğunu kendinde hissediyorsun. Birde özellikle devlet büyüklerimizin desteği olan oluşumda yer almaktan mutluluk duyuyorsunuz. Acaba bende sosyal sorumluluk projesi kapsamında bir şeyler yapabilir miyim? Hem Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası hem diğer sivil toplum örgütleri gönüllülük içerisinde yapılan işlerdir. Orada bulunduğum dönemde sıra Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine geldi. Yıllardan beri bu Çanakkale´de ben Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası´nın en eski üyelerinden birisiyim. Aile şirketi olarak belki 40 belki 50 yıl öncesine dayanan bir üyeliğim var. Yönetim kurulu ve meclis üyeliğini bir kenara bırakalım ben Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası üyesiyim. Hem de bir çok komite ve iş kolunda temsilen.

?Neden odayı bir iş adamı yönetmiyor?

Çanakkale´de hep şu söylendi. Neden Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası´nı bir işadamı yönetmiyor, yönetilmiyor. Belki de benim saflığımdan olacak ki ben bunu sesli dile getirdim. O günkü dernekte. İşte her şeyin başlangıcı oldu o başlangıç. Ben muhalefet ettiğimde başıma gelmeyen kalmadı. Daha ertesi sabah ekonomik olarak işlerime engel yapıldı. Ertesi gün benim işyerlerimde buna o zaman ki dernek yönetimindeki bir çok arkadaş da şahittir. Bu yapılan operasyon daha Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası başkanı olmadan yapılan bir operasyondu. Bir Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı üyelerinin istihdamını, kazancını, gelirini, eğitimini eleştirmek için vardır. Biz böyle öğrendik. Bunun aksini ben düşünemiyorum. Benim devletten hiçbir kredim yok. Hiçbir rantım yok. Hiçbir ajanstan bir destek fonu almamışımdır. Sadece Çanakkale sevdalısı olarak, vatan sevdalısı olarak ben orada bulunmak istediğimi hissettim. Hiçbir zaman dernek statüsü dışındaki faaliyetler beni ilgilendirmemiştir. Hiçbir ortaklı yapılarına, hiçbir seyahatlerine, hiçbir toplantılarına bir saniye bile katılmamış bir insanım. Benim orada bulunmamın tek nedeni sosyal sorumluluk arzusu içinden olmuştur. Bu yaptırımda bazı arkadaşlar kendisine gidip yaptığının yanlış olduğunu, bundan geri dönmesi gerektiğini, özür dilemesi gerektiğini daha sonradan öğreniyorum ben ama yaptırımlarına dün (Önceki gün) akşama kadar devam etmiştir.

Suçladığı insanlar? koltuğa oturttular??

Bunun akabinde seçim yapıldı. Daha dün ?birileri beni tehdit ettiler? diye suçladığı insanlar tarafından o yönetim kurulu başkanlığına oturtturulmuş bir insandır. Bunu kamuoyu çok iyi biliyor ama yeri geldiği zaman konuşamıyor. Hala anlam veremediğim bir şekilde belki bir sus payı yönetim kurulunda aldım kendimi. Belki bir sus payı idi bilemiyorum.  17 Aralık geldi dernekten istifa eden ilk ben oldum. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız demiyor mu beyanatlarında 17 Aralık öncesi ve 17 Aralık sonrası. 17 Aralık´tan sonra benim mali denetimlerim o kadar sert bir şekilde denetlendi ki varsa bir eksiğim varsa bir cezam ben onlara da göğüs gerdim. Biz istihdam yaratan insanlarız. Olabilir hata da yapmış olabilir arkadaşlar ama ben bunun bilinçli denetimler olduğuna inanıyorum. 17 Aralık´tan sonra Sayın Cumhurbaşkanımız iskele meydanında bir miting düzenlemişti. O miting de valilik tarafından talep edilen özel aracımı şoförüyle beraber bugünkü Enerji Bakanına Berat Albayrak´a tahsis ettim. Her sene bir işadamı vasfımla onur konuğu olarak yemeklerine davet edilen bir insandım. Ne garipse beni o akşam o salona almadılar. Bunun yorumunu ve taktirini kamuoyuna bırakıyorum.

?Çanakkalespor gerçeği?

Çanakkale´de bir Çanakkalespor gündeme oturan bir konu olmuştu. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası ve İl Özel İdaresi arasında yapılan bir anlaşma ile Çanakkalespor yani şehrin takımı kurulmaya karar verilmişti. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu olarak. Bazı arkadaşlar bu çalışmaların içerisine girdiler ben mümkün olduğu kadar uzak durdum. Çünkü hem Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası hem de kendi işlerim olduğu için hep uzak kalmayı tercih ettim.  1 ay geçtikten sonra bu yönetimi  oluşturamadılar. Bir başkan bulunamadı. Bir gün Turgay Kılıç arkadaşımız büroya geldiğinde ben kendisinin Çanakkalespor kulübünün başkanı olması yönünde ikna ettim. Zor ikna ettik ama teyidini aldık. O bu kadroya beni de davet etti. Ben kesinlikle olmayacağımı işlerimin çok yoğun olduğunu dile getirmeme rağmen birlikte hareket ediyoruz. Sen beni öne atıyorsun sen beni yalnız bırakamazsın dediği için ben de oluşacak yönetim kurulunda yer almayı kabul ettim. Sadece bir şartla aktif bir görev verilmemesi ricasıyla. Aradan 15 gün geçti Turgay arkadaşımız beni aradı. Sadık bey seni istemiyorlar. İstemiyorlarsa beni çıkart listen ben zaten istemiyorum dedim. Hayır abi neden istemiyorlar dedi. Beni neden istemedikleri ilgilendirmiyor dedim. Benimle çalışmak istemeyen arkadaşlar olabilir dedim. Oda hayır abi biz beraber yola çıktık biz yola çıktığımız adamları satmayız diyerek beni onure etmiştir. Tek liste ile genel kurula gidildi. O tek liste genel kuruldan geçmediği için o değerli arkadaşlarımız top yekun geri çekildiler. Neden bir şehrin takımını bugün bakın Dardanelspor alt takımlarını geri çekiyor. Çanakkalespor diye bir takım var mı yok. Bunu neden istemezler neden Sadık Aydoğan ismi üzerinden polemik yaratılır. Aslında bu cevaplar hala soru işareti verilmemiş. Bugün baktığımız zaman o Çanakkalespor var mı yok. Buna benzer bir sürü sorun yaşadım.

?Neden sustunuz diyebilirsiniz?

Şöyle diyebilirsiniz. Bunları neden bu zamana kadar çıkıp söylemediniz de çıkıp bugün söylüyorsunuz İstifa edip bugünde söylemeyecektim. Sonsuza kadar da söylemeyecektim. Ta ki dün akşam yönetim kurulunun bildirgesi medyaya ulaşana kadar. O metin iyi okumuşsunuzdur. O sadece Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasına giden bir metin değil. Türkiye genelinde tüm oda ve borsalara giden bir metindir. Tahkikat bildirgesidir. Geçen hafta Çarşamba günü yönetim kurulunda bu gündeme geldi ama bu haliyle değil. Paraleli tespit etme komisyonu kuralım diye. İlk karşı çıkanda ben oldum. Biz cadı avcılığına çıkamayız. Kimseyi de zan altına alamayız diye ilk karşı çıkan ben oldum. Bunun dışında yönetim kurulundaki tüm arkadaşlar buna karşı çıktı. Ta ki yönetim kurulu toplantısı bitip ayak üstü sohbetlerde birisinin kuracaksak yönetim kurulu top yekun olsun demiştir. Ben yine karşı çıkmışımdır.

?İş dünyası cadı avına çıkmamalı?

Bugün bildirge de diyor ki o tarihte yapılan yönetim kurulunun oy birliği ile alınan karar ile diyor. Toplantıya katılan tüm arkadaşların altına imza attığıdır oy birliği. Benim imzam yok. Bugün konuştuğum 3-4 arkadaşın haberi de yok imzası da yok. Acaba biz çıktıktan sonra ikinci bir yönetim kurulumu oluşuyor orada. Toplantı halindeyken herkes red ediyor. Böyle bir tahkikat yapılacaksa personel üzerinde yapılsın, belge ve bilgiler varsa bunun gereğini yapalım ama cadı avcılığına çıkmak iş dünyasının işi değil. Biz güvenlikçi değiliz, savcıda değiliz, hakimde değiliz. İnsanların bu hassas günlerde neci olduğunu nasıl bilebiliriz. Bunu ancak işin içinde olan insan bilebilir. Ben olmadığım için bilmiyorum. Onun içinde tamamen red etmişimdir. Bu karar alınmış olsa bile ki yönetim kurulu bittikten sonra alınmış bir karardır. Belki 3-5 kişinin imzası vardır. Onu da bilmiyorum. Bu saatten sonra onu da tespit etmek zor. O belgeyi isteseniz de vermezler ama o toplantıya katılıp ta böyle bir kararın alınmadığını teyit eden arkadaşlarımız var.

?Sema hanım günlerce ağlamış?

Ben dün itibariyle istifa dilekçemi Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasına götürdüm. Genel Sekreterimiz Sema Sandal hanım efendiye takdim ettim. Saat 15.00 civarıydı. Kendisiyle yapmış olduğumuz sohbette gerekçelerini sordu. Bizde karşılıklı abla kardeş gibi konuştuk. Sıkıntılarımızın neler olduğunu neden kaynaklandığını söyledik. Oda aynen şu ifadeyi kullanmıştır. Yarın inkar edeceğini hiç sanmıyorum. Aynı sıkıntıları buna ?benzer sıkıntıları burada bende yaşadım. Günlerce ağladığım günler oldu. Kaç defa istifanın eşiğinden döndüm? diye dert yanmıştır. O görüşmenin sonunda Sema Sandal hanım efendiye şunu sordum. Geçen hafta bir toplantı yapmıştık Sema hanım biliyor musunuz dedim. Biliyorum dedi. Peki dedim böyle bir komisyon kararımız var mı bizim dedim kurduk mu dedim. ?Hayır kurmadık? dedi. Bugün aradığımda kurdum diyor. Bu ne çelişkidir. Ben istifa mektubumu bırakıp gittikten iki saat sonra ne oldu ben istifa ediyorum. Bu panik nedir. Ben bu sorunun cevabını bulamıyorum. Gece yarısı operasyonu ile bu insanları karalamak nedir. Benim 3 tane torunum var. 3 tane evladım var. Binlerce müşterim, dostum ve arkadaşım var. Beni Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası tasfiye mi etmiştir. Bunu çıkıp birileri lütfen açıklasın. Geçmişte bir çok toplantıda özellikle Çanakkale´ye gelen misafirlerimize hitaben şunu söylemişimdir. Çanakkale Türkiye´nin manevi başkentidir. Türkiye´de yaşayan tüm Türklerin manevi şehridir. Herkes Çanakkalelidir. Aydoğan ailesi olarak nasıl bir zihniyete nasıl bir anlayışa nasıl bir milliyetçiliğe tüm Çanakkale´nin bildiği bir camiaya böyle bir leke atmanın aklı ve mantığını ben sığdıramıyorum.

?Çıkar beklentileri doğrultusunda oynanan oyunlar ile Çanakkale oyalanmaktadır?

Yazıklar olsun diyorum. Şunu hiçbir zaman unutmayalım. Gerçekleri kişiler değil zaman yazacaktır. Çanakkale ticaret odasıyla bir takım çıkar beklentileri doğrultusunda üzerinde oynanan oyunlar ile birlikte Çanakkale oyalanmaktadır. Ben bugünkü başkanımıza seçilme döneminde karşı geldim. Yönetim Kuruluna girdiğimde o uçuk projeleri gördüğümde kendi kendime öz eleştiride bulundum. Ya acaba hata mı yaptım. İnanılmaz projeler vardı. Kurvaziyer iskelesi, yat limanı, çarşı projesi, TOBB üniversitesi, fuar alanları. Hangisi hayata geçti. Var mı içinden bir tane hayata geçen. Yok. Olmaması üzerine kurulu olan taslak projelerdir. Neden. Yat limanı projesini ortaya atıyorsun ertesi gün şehrin belediye başkanı ile kavga ediyorsun. Birlik ve beraberlik ile yapılan işler iş dünyasında böyle değil. Dostane bir masada oturursun, projelerini anlatırsın. Çanakkale´nin yararına ve çıkarına bir ortak noktada bulunursun ama sen projeyi anlatacaksın ertesi gün o zatlarla kavga edeceksin bu projelerin o zaman hepsinin altının boş olduğunu ben değil kamuoyu da biliyor.

?Başkan herkes ile kavgalı?

Bugün baktığımızda Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız şehrin belediye başkanıyla kavgalı, geçmişte Gestaş ile kavgalı, esnaf odalarıyla kavgalı, borsayla kavgalı, diğer oda ve borsa başkanlarıyla kavgalı, bir sürü kamudaki müdürler ile kavgalı. Nasıl iş yapacaksın, nasıl ticaret yapacaksın. Ben kendisiyle ilgili muhalefet şerhini kullandığım için bütün bunlar benim başıma o yüzden geldi ama dünkü hepsinden acıydı. Hiç kimsenin haysiyetiyle, şerefiyle hiç kimse oynayamaz. Herkes kendine bakacak. Çok sinirliyim, çok kızgınım. Şaşkın değilim. Çünkü geçmişte yaşadıklarımı bildiğim için şakın değilim.  

?Nasıl çakalca bir plan?..?

Termik santralin tarafında olmadığımı şuanda da deklare ederek söylüyorum. Orada kullanıldığımı bugün çok daha iyi anlıyorum. O basın bülteni benim yazımdan çıkmamıştır. Genellikle basın bültenleri yönetim kurulu adına konuşmalar genel sekreterlikten çıkar. Oda başkan tarafından onaylanır ve gelir. O yazı benim kalemimden çıkmamıştır ama şuanda orada kullanılmış olduğumu hissediyorum. Çünkü o konuşmada net hatırlıyorum bazı kişileri itham aldık. Doğrudur. Nasıl çakalca bir plan olduğunu sizin takdirinize bırakıyorum.

?İÇDAŞ´ın patronlarına sesleniyorum?

İÇDAŞ ülkenin dev sanayi kuruluşlarından birisi. Patronlarını gören var mı? Hiç Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası´na geldi mi? Hiç Çanakkale´ye geldiler mi? Bir sürü hayır hasenat yapıyorlar. Cami yapıyorlar. Allah razı olsun. Ben şimdi buradan kendilerine bir mesaj gönderiyorum. İÇDAŞ´ın patronlarına. Çanakkale´yi birbirine katan böyle bir genel müdürünüzü takip ediyor musunuz? Hiçbir araştırmasını yaptınız mı? Ticaret ve Sanayi Odası dediğin zaman birleştirici bir kurumdur. 3500 aktif 5500 kayıtlı üyesi olan bugün meclisiyle, yönetim kuruluyla hangimiz oradan bir ücret karşılığı görev yapıyoruz. Her şey sosyal sorumluluk çerçevesindedir. Benim 200´ü aşkın çalışanım var. İstihdam yaratıyorum, vergi veriyorum. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası´nda bulunmamın nedeni de sosyal sorumluluk çerçevesinde görev bilinci içerisinde yer almam dışında bir sürü destek fonları var. Hepsini de a´dan z´ye kadar nasıl alındığını nasıl başvurulduğunu çok iyi bilen bir insan olmama rağmen yanlış algılanmasın diye hiçbir fondan ve krediden hiç yararlanmadım. Kimin ne amaçla orada olduğunu kamuoyu çok iyi biliyor. Çanakkale´nin o kadar çok ihtiyaçları var ki daha şehrimizin ne olacağına karar vermemişiz. Sanayi kentimi, üniversite kentimi, kültür kentimi, turizm kentimi daha teşhisini koyamamışız. 100 binlik çevre planı hayata geçmiş sayın Cumhurbaşkanımızın her beyanatında Çanakkale´ye boğaz köprüsü yapılacağı ifadesine rağmen daha biz Çanakkale´nin konularını konuşacağımıza neleri konuşuyoruz.

?Bütün defterlerim inceleniyor?

Her sene son seneye kadar hep denetime girdim. Benim bütün defterlerim orada. Bunun belgesi olmaz. Bu sadece yaşanan olaylardan dolayı bir tahmin süreci olabilir ancak. Burada şöyle oldu deyip de kimseyi zan altında da bırakmak istemiyorum. Olaylar zincirini takip ettiğinizde siz sonucunu çıkarabilirsiniz.  2 arkadaşımız ayrılmadı devamsızlıktan yönetim kurulu üyelikleri düştü. Bir kural var. Bir eksiğinden bir fazlasına katılmazsan bu meclis içinde, yönetim kurulu içinde, komite içinde geçerli. Onlar bu devamsızlıkları yerine getirdiği için üyelikleri düştü. Meclis üyelikleri devam ediyor mu etmiyor mu onu da net bilmiyorum ama birisinin devam ediyor. O süreçten sonra tabi daha da garip şeyler oldu. Seçimlerden öncesinde 2 arkadaşımız daha ayrıldı. Aday adayı oldular. Aslında bunları da irdelemek lazım. Destek verip de sonra köstek mi olundu acaba? Daha sonrada Hasan bey vardı Gestaş´ın genel müdürü. Kendisine sorun oda ayrıldı. Asillerden çok az kaldı. Ben bu yaşanan  süreçlerden çok çok samimi söylüyorum ruhen ve manen rahatsız olduğum için ayrıldım oradan. Ben bu anlattıkları mı bir sene öncede anlatırdım. Hiçbir zaman dik duruşumu bozmadım. Sadece görev bilinci içerisinde görev yaptım. Görev aşkıyla görev yaptım. Kişiselleştirmedim olayı. Dün akşamki bildiri hala şaşkınım benim istifam acaba birilerini panikletti mi? Acaba bütün bunları anlatacağım düşüncesine mi girdiler. Hayır anlatmayacaktım. Ebediyen bende kalacaktı onlar. Neden böyle bir sahte yönetim kurulu kararı alınmış gibi o bildirge basındaki arkadaşlara gönderiliyor. Çok garip. Birisi buna çıkıp cevap versin. Ben istifa ettikten sonra hiçbir açıklama yapmadan 2 saat sonra bu bildirge basına neden gitti?.

?Yargıdaki iddianameyi iyi okuyun?

Çanakkale´de bir çok işadamı yargılanıyor. Yargılanma nedenim bakın iddianameyi çok iyi okuyun. Terör örgütüne üye olmaktan değil. Burs verme olayında bulunduğum için. Burs vermekten de değil. Bunu çok iyi anlamak lazım. Burs verme olayında bulunduğum için. Yüce adalet bir gün gelecek haklıyı haksızı mutlaka ki ayırt edecek. Yarın suçlu gibi gösterdiğimiz insanlar pırıl pırıl çıktığında bu insanların cevabı ne olacak. Türkiye´de bir darbe girişimi olmuştur. Bundan en büyük zararı vatandaşlar görecekti. İşadamları görecekti. Bugün komşularımızda yaşanan sıkıntıları hepimiz biliyoruz. Kim ister arkadaşlar vatanını, toprağını, milletini seven kim ister. Parti gözetmeksizin kim ister. Bunları o tanklarla insanların üzerlerine mermi sıkan o teröristlerin cezaları mutlaka verilmelidir ama burada kurunun yanında yaşı çok iyi ayırt etmek lazım. Çünkü birileri kendilerini kahraman göstermek için sanki o oluşumlarda hiç yer almamış gibi ak kaşık gibi ortaya çıkacak. Yok arkadaş öyle bir şey. Çanakkale kimin neyin ne olduğunu çok iyi biliyor. İnsanları karalamak ile hiçbir yere varamazsınız. Günahtır. Bu hassas dönemi iyi süzmek lazım.