CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan’ın, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler’in cevaplaması için Meclis Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde araştırma ve sondaj gemilerimizin Aralık 2020’den beri AB ve ABD tarafından Türkiye Cumhuriyeti’ne lütfedilen sahada faaliyet gösterdiğini, AB ve ABD tarafından tartışmalı görülen bölgelerde asla faaliyet icra edilmediğini ve basın yayın organlarında MAVİ VATAN yerine DENİZKURDU tatbikatının icra edileceği yönünde haberlerinin yer aldığını belirterek, “MAVİ VATAN konseptinden, yani esas olarak denizlerde uluslararası hukuktan doğan haklarımızın korunmasından vazgeçtiğimiz anlamına mı gelmektedir?” diye sordu.
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, Saray iktidarının Mavi Vatan Konseptini terk ettiği yönündeki iddiaları Meclis Gündemine taşıdı. Özgür Ceylan, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler’in cevaplaması için Meclis Başkanlığına verdiği soru önergesinde, Türkiye’nin denizlerdeki uluslararası hukuktan doğan hak ve menfaatlerinin göz ardı edildiğini iddia etti.
Seçim Malzemesi Yapılan Mavi Vatan Yok Mu Sayılıyor?
CHP’li Özgür Ceylan, önergede Türkiye Cumhuriyeti’nin denizlerdeki uluslararası hukuktan doğan hak ve menfaatlerinin korunmasının, tüm Cumhuriyet hükümetlerinin ortak politikası olup siyaset üstü tutulduğunu ifade ederken, “Bu çerçevede; onlarca yıldır Ege denizi ve doğu Akdeniz’deki hak ve menfaatlerimiz Türk Silahlı Kuvvetleri ve Dışişleri Bakanlığı tarafından koordineli olarak korunmuş ve bugünlere getirilmiştir” ifadelerine yer verdi. Özgür Ceylan, son dönemde uluslararası hukuk çerçevesinde hak iddia ettiğimiz deniz yetki alanlarımızın da bir vatan parçası olarak kabul edilmesinin siyasi parti ayrımı olmaksızın tüm Türk milleti tarafından sahiplenilmiş ve “Mavi Vatan” olarak adlandırıldığını belirtirken, “Ancak; siyaset üstü kabul edilen ve bir devlet programı olan bu konu, AKP tarafından parti propagandası haline dönüştürülmüş ve seçimden önce tüm büyükşehirlerde billboardlarda Mavi Vatan görselleri kullanılarak parti reklamı yapılmıştır. Mavi Vatan kavramı AKP’nin propaganda aracı olarak kullanılırken bazı gelişmeler yaşanmıştır” diyerek, son dönemde yaşanan gelişmeleri sıraladı. Özgür Ceylan önergesinde yaptığı açıklamada, araştırma ve sondaj gemilerimizin Aralık 2020’den beri Avrupa Birliği ve ABD tarafından Türkiye Cumhuriyeti’ne lütfedilen sahada faaliyet gösterdiğini münhasıran egemenlik haklarımızın olduğu ancak AB ve ABD tarafından tartışmalı görülen bölgelerde asla faaliyet icra edilmediğini; ABD ve AB baskısı ile Ege Denizi’ndeki faaliyetlerimizin azaltıldığını, bu hususun Avrupa Birliği ilerleme raporlarına Türkiye’ye yönelik övgü olarak yansıtıldığını ileri sürdü.
Silahlanan Ege Adaları İçin Hiçbir Adım Atılmadı
Özgür Ceylan, önergede bu konulara ek olarak, Yunanistan tarafından Ege Adaları’nın silahlandırılması gibi tartışmalı konularda hiçbir adım atılmadığını ileri sürerken, “Bu konudaki duruşları tavizsiz idame edilirken, Cumhurbaşkanı bir gece ansızın değil de gündüz süresince Yunanistan’ı ziyaret etmiş ve bir anlaşma imzalamıştır” şeklinde ifadeler kullandı. Özgür Ceylan, önergede etkin devletlerin millî politikalarını desteklemek için sembolleri ve isimleri kullanıldığını belirtirken, “Bu çerçevede özellikle askeri tatbikatların isimlendirilmesi siyasi mesaj taşımaktadır. Türkiye’de 2019 yılından itibaren yıllık olarak tüm denizlerimizde aynı anda MAVİ VATAN Tatbikatının icrasına başlamış, uluslararası hukuktan doğan denizlerdeki hak ve menfaatlerini her hal ve şartta koruyacağı mesajını dünyaya vermiştir. Ancak mevcut durumda bazı basın organlarında ve sosyal medya platformlarında MAVİ VATAN Tatbikatının yerine bundan sonra; yaklaşık 30 yıl önce uygulandığı şekilde DENİZKURDU-1 tatbikatının icra edileceği haberleri yer almıştır” ifadelerine yer vererek Bakan Güler’e sorularını yöneltti.
MAVİ VATAN İsmi Tatbikatlardan Silindi Mi?
CHP’li Özgür Ceylan önergede Bakan Güler’e yönelttiği sorularda, MAVİ VATAN ismi ile askeri tatbikat icra edilmeyeceği yönündeki bilgilerin doğru olup olmadığı hakkında bilgi isterken, “Bu kararın alınmasında Avrupa Birliği ve ABD’nin baskıları ve Yunanistan ile son dönemde yapılan ancak Türkiye’nin bir kazanım elde etmediği görüşmelerin etkisi var mıdır?” diye sordu. Özgür Ceylan, böyle bir kararın alınmasının milli politikalarımızın ve caydırıcılığımızda menfi etkilerinin olabileceği değerlendirmelerinin dikkate alınıp alınmadığı yönünde bilgi isterken, “Bu adım; MAVİ VATAN konseptinden, yani esas olarak denizlerde uluslararası hukuktan doğan haklarımızın korunmasından vazgeçtiğimiz anlamına mı gelmektedir?” diye sordu.
