18 Mart Coşku İçinde Kutlandı

18 Mart Coşku İçinde Kutlandı

Çanakkale Deniz Zaferi´nin 104´üncü yıl dönümü kutlamaları ile 18 Mart Şehitleri Anma Günü törenlerine, Gelibolu Yarımadası´ndaki Şehitler Abidesi´nde devam edildi.

umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan helikopterle tören alanına geldi. Törene devlet protokolünün yanı sıra çok sayıda şehit yakını, gazi ve gazi yakınları katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Vali Orhan Tavlı Atatürk Anıtı´na çelenk bıraktı. Tören, saygı duruşu, saygı atışı ve İstiklal Marşı´nın okunmasıyla devam etti.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) adına konuşan 18´inci Mekanize Piyade Tugayı Komutanı Tuğgeneral Dündar Şahin Güngör, 18 Mart 1915´in Çanakkale Boğazı´nın denizden geçilemeyeceğinin dünyaya gösterildiği gün olduğunu söyledi. Güngör, şöyle devam etti:

"Bu tarih TBMM genel kurulunda 4768 numaralı kanun ile 2002 yılından itibaren aziz vatanları için, canlarını seve seve feda eden kahraman şehitlerimizi anmak maksadıyla aynı zamanda ´Şehitler Günü´ olarak kabul edilmiştir. Tüm yokluk ve imkansızlıklara rağmen, milletimizin kahraman evlatlarının şahadeti ve gaziliği pahasına kazanılan bu zafer, istiklal harbimize ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti´ne giden bu yolda çok önemli bir kilometre taşı olmuştur. 18 Mart 1915´te Amiral de Robeck komutasındaki itilaf devletleri donanması, Çanakkale Boğazını geçmek için büyük bir taarruz başlattı. Ancak bir süre sonra, müttefik donanmasının 3 zırhlısı Nusret mayın gemisi tarafından boğaza döşenen mayınlara çarparak ya da tabyalardan yapılan top atışlarıyla battı, üçü de ağır hasar görmüştü. Ayrıca 2 muhrip ve 7 mayın tarama gemisi de batırılmıştı. Donanmanın 800 kişilik asker kaybı da eklendiğinde donanmanın savaş gücünü üçte bir oranında yitirdiği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında panikleyen itilaf devletleri donanması boğazı terk etti. Yaşadıkları bu hüsranın ardından Çanakkale Boğazı´nın denizden geçilemeyeceğini anlayan itilaf devletleri, 25 Nisan 1915 tarihinde Gelibolu Yarımadası´na çıkarma yaparak, boğazı geçmeyi denemişler. Ancak Çanakkale Savaşları´nda askeri bir deha olarak ön plana çıkan Yarbay Mustafa Kemal´in çok isabetli ve ileri görüşlü muhakemesi neticesinde hedeflerine ulaşamamışlardır."

Çanakkale Zaferi´nin Türk milletinin vatanı için hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin en güzel örneklerinden olduğuna da dikkat çeken Güngör, "Şanlı tarihimizde bütün görkemiyle yerini alan ve tüm dünyaya karşı azmin, cesaretin ve fedakarlığın sayısız örneklerinin sergilendiği Çanakkale Savaşı, vatanın bütünlüğü ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda Türk milletinin vatanı için hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin en güzel örneklerinden birisidir. Çanakkale Zaferi, biricik evlatlarını şefkat ve muhabbetle bağrına basıp ´Oğul seni yetiştirdim hizmet eyle vatana, ak sütümü helal etmem saldırmazsan düşmana´ diyerek cepheye uğurlayan cefakar anaların ve analarının elini öperek ´hakkını helal et şefkatli ana, canım feda olsun kutsal vatana´ sözleriyle karşılık veren yiğit ve kahraman Mehmetçiğin, tarih sahnesine çıkan ebedi Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte yazdığı destandır" diye konuştu.

Çanakkale´de Mehmetçiğin ahlaki değerleriyle tüm dünyaya örnek olduğunu da ifade eden Hulusi Akar şöyle konuştu:

"Hal böyleyken birkaç gün önce yeni Zelanda´da sadece ibadet etmek, sadece dua etmek için bir araya gelen masum ve korumasız insanlara karşı canice işlenen menfur katliamı esefle kınıyorum. Bir ırkçı, dinci, örgütlü olduğu görülen terör olayını yapan, destekleyen alçakları da şiddetle lanetliyorum. Bu katliam dünyada İslamofobik faşist terörün İslam ve Türk düşmanlığının, bunun ötesinde de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığının geldiği noktayı da açıkça göstermektedir. İçinizdeki gafillerin de bu gerçeği duymasını, görmesini bekliyoruz. Bu tür elim olayların bir daha yaşanmamasını diliyorum. Ancak sapıkların hamileri oldukça, bu sapıkların hamileri var oldukça bu alçaklıkların da bitmeyeceğini görmeliyiz."